TARIM, BİR MİLLİ GÜVENLİK MESELESİ?
Dünya genelinde son yıllarda yaşanan iklim değişikliği, düzensiz
göçler, tarımsal faaliyetlere ilgisiz kalan çiftçiler, pandemi ve Ukrayna-Rusya
savaşı gibi olaylar, gıda arz güvenliğinin önemini bir kez daha ortaya
koymuştur. Bu olaylar, küresel gıda üretimini ve ticaretini olumsuz yönde
etkileyerek, gıda fiyatlarının yükselmesine ve gıda güvensizliğine sebep
olmuştur. Gıda arz güvenliği, bir ülkenin kendi gıda ihtiyacını
karşılayabilmesi ve gıda fiyatlarının istikrarlı kalması demektir. Gıda arz
güvenliği, ayrıca bir ülkenin milli güvenliği açısından da hayati bir öneme
sahiptir. Çünkü gıda arzının aksamaması veya fiyatların çok artmaması, hem
ekonomik hem de sosyal açıdan sorunlara neden olabilir. Bu sorunlar, halkın
refahını, sağlığını ve huzurunu tehlikeye atabilir.
Gıda güvencesizliği geçici, mevsimsel veya kronik olabilir. Geçici gıda
güvencesizliğinde, gıda belirli sürelerde mevcut olmayabilir. Gıda üretimi
düzeyinde, doğal afetler ve kuraklık, mahsulün bozulmasına ve gıda
bulunabilirliğinin azalmasına neden olabilir. Mevsimsel gıda güvencesizliğinde,
hasat dönemleri arasındaki zaman diliminde gıda kıtlığı yaşanabilir.
En çok dikkat edilmesi gereken ise kronik gıda güvencesizliğidir. Kronik gıda güvencesizliği, yeterli miktarda güvenli
ve besleyici gıdaya sürekli erişimden yoksun kalma durumudur. Bu durum, insanların aktif ve sağlıklı bir yaşam sürmesini ve normal bir
gelişim göstermesini engeller. Kronik gıda güvencesizliği, çatışma, iklim
değişikliği, ekonomik durgunluk, yoksulluk, kuraklık gibi faktörlerden
etkilenir.
Birçok
araştırmaya göre, dünyamızda yaklaşık 821 milyon kişi, yani her dokuz kişiden
biri, kronik açlıkla mücadele etmektedir. Kronik
gıda güvencesizliği, çocuklarda büyüme geriliği, yetişkinlerde anemi ve obezite
gibi sağlık sorunlarına neden olabilir.
Gıda güvencesinden söz edebilmek için dört tamamlayıcı
etmenin bir arada bulunması gerekir.
·
Gıdanın bulunması: Yeterli miktarda
gıdanın bulunması,
·
Gıdanın erişilebilir olması: Gıdaya
ulaşmak için yeterli kaynağa sahip olmak (fiziksel, ekonomik ve sosyal),
·
Gıdanın güvenilir ve besleyici olması:
Gıdanın sağlıklı ve olumlu besin değerine sahip olması,
·
Gıdanın sürekli ulaşılabilir olması:
Gıdanın mevcudiyeti, erişilebilirliği, güvenilir ve besleyici olması
koşullarına her zaman ulaşılabilir olmasıdır.
Gıda
güvencesi ile sıklıkla karıştırılan bir diğer kavram ise gıda
güvenilirliğidir. Gıda güvenilirliği
ise gıdaların, gıda kaynaklı hastalıklara neden olan biyolojik, fiziksel ve
kimyasal etkenleri önleyecek şekilde işlenmesi, hazırlanması, depolanması ve
son tüketiciye sunulmasını tanımlayan bilimsel bir sistem döngüsüdür. Gıda arzı güvenliği ve gıda
güvencesinin, bir ülkenin ve bir toplumun geleceğini doğrudan etkileyen çok
önemli bir faaliyet dalı olduğunu artık anlamış olmalıyız. Tarımsal
faaliyetler, sadece tarım sektörünü değil, ekonomi, sanayi, sağlık ve turizm
başta olmak üzere pek çok sektörü doğrudan ilgilendiren ve toplum huzuru ile
barışını sağlayan bir alandır.
Buradan çıkaracağımız
ders şudur: Tarımsal faaliyetlerin
sürdürülebilirliği, gıda arzı güvenliği ve gıda güvencesi, bir milli güvenlik meselesidir. Bu nedenle devletimizin tüm
kurumları ve toplumumuzu oluşturan her birey, tarımsal faaliyetlerin
sürdürülebilirliği için üzerine düşen görevi farkındalık içinde eksiksiz ve
zamanında yapmalıdır.
Tüm dünyada,
gelişmişlikle övünen her ülkede olduğu gibi, bizim ülkemizde de gelişmişlik
göstergesi, teknoloji, yazılım, savunma sanayi, yüksek katlı binalar yapma
yarışına dönüşmüş ve toplumlar bununla övünür hale getirilmiştir. Bu durumu
büyük bir kaygıyla izliyoruz. Bir toplumun gelişmesi, ancak her yönden sağlıklı
büyümesi ile mümkündür.
Gıda arz güvenliğimizi
korumak ve arttırmak için hep birlikte çalışmaya devam etmeliyiz. Çiftçi
sayımızın her geçen gün azalması, toplumumuzu oluşturan her bir bireyi endişelendirmelidir.
Bu sorunu çözmek, çiftçiliği cazip kılmak, gençleri tarıma yönlendirmek,
tarımsal üretimi artırmak, verimliliği ve kaliteyi yükseltmek için sürekli yeni
projeler üretmeliyiz. Bu alanda başarı sağlamak için devlet, çiftçiler, sivil toplum kuruluşları, özel sektör ve
üniversiteler entegre bir şekilde ortak akıl ve istişare ile hareket
etmelidir. Gıda arz güvenliğimizi sağlamak, gelecek nesillere daha iyi bir
yaşam sunmak için en önemli görevlerimizden biri olmalıdır. TARIM
HER ŞEYDİR.
0 Yorumlar